Bugün, arka arkaya okuduğum iki iyi yazılmış ilk kitabı
sizlerle paylaşmak istiyorum.
Yazarlardan biri, zaten sanatçı olarak çok beğendiğim biriydi. Oyunculuk, senaryo yazarlığı ve yönetmenlik başarılarına öykü yazarlığını da eklemiş olan Uğur Yücel. Can Yayınları’ndan çıkan kitabı Yağmur Kesiği, Türkiye’de gayrı müslimlerin mahalleler oluşturduğu zamanlarda geçen öykülerden oluşuyor, ‘’ bizim gavurumuz’’ un * yaşantısını anlatıyor. Kültürümüzün kayıp parçalarında ağırlığı tabii ki insanlara veriyor ama Tahtalı Camii gibi, 1958’de yolu genişletmek için sökülen, sonra da yeniden yaşama geçirilemeyen kültür mirasımızın kayıp parçalarını da anarak yaşama geçiriyor.
Yazarlardan biri, zaten sanatçı olarak çok beğendiğim biriydi. Oyunculuk, senaryo yazarlığı ve yönetmenlik başarılarına öykü yazarlığını da eklemiş olan Uğur Yücel. Can Yayınları’ndan çıkan kitabı Yağmur Kesiği, Türkiye’de gayrı müslimlerin mahalleler oluşturduğu zamanlarda geçen öykülerden oluşuyor, ‘’ bizim gavurumuz’’ un * yaşantısını anlatıyor. Kültürümüzün kayıp parçalarında ağırlığı tabii ki insanlara veriyor ama Tahtalı Camii gibi, 1958’de yolu genişletmek için sökülen, sonra da yeniden yaşama geçirilemeyen kültür mirasımızın kayıp parçalarını da anarak yaşama geçiriyor.
Bence görünmeden yazmayı becermesi lazım.
*Kanatsız Kuşlar, Louis de Bernieres
Hemen Kitap’tan çıkan İşaret Fişeği’ne gelince..
Üçüncü kuşağa kadar kuvveti azalmayan bir gen söz konusu. Ama bambaşka bir
kulvarda. Ömer Altan bizi edebiyat dünyasında çok zevkli bir yolculuğa
çıkartıyor. Öykü tadında bir bir inceleme.
İlk işaret fişeğini attı, demek ki gerisi gelecek.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder