Menü

TR / EN

2 Nisan 2013 Salı

Çölün Gelini



Kayıp Tarihi Miras     







26 Aralık 2003 tarihinde İran’da yaşanan 6,6 Mw büyüklüğündeki deprem ile 25.000 kişi öldü, 50.000 kişi yaralandı ve yüzbine yakın kişi evsiz kaldı. Arama kurtarma çalışmalarını zorlaştıran faktörlerden biri yapıların kerpiç olmasıydı dendi.

FEST ile Ekim 2002’de yaptığımız İran kültür gezisinde Kirman’a da gitmiş, oradan da 200 km. yol yapıp Bam’ı da gezmiştik. Depremin üzücü haberi, gördüğümüz yerlerde yaşanan bir acıyı yansıttığı için bizlere daha da sarsıcı gelmişti.

Artık yıkılmış olan, gezdiğimizde bizi hayran bırakan Bam Kalesi’nin 2002’deki halini sizlerle paylaşmak istedik.

Bir söylenceye göre yaşamına Partlarla başlayan, ancak daha büyük ihtimalle 3. yüzyılda Sasaniler döneminde kurulmuş kale- şehrin, 16-18 yüzyıllarda Safaviler döneminde 11.000 kişilik  nüfusu barındırdığı düşünülüyor. Dış surları 3 km. uzunluğunda olan kerpiç kale-şehir  üç sıra sur ile korunuyordu. En dışarıdaki ana sur 12 m yüksekliğinde ve 3 m genişliğindeydi ve dört girişi olan sur dışarıdan bir hendekle çevriliydi.

En dıştaki surun içinde  400 kadar ev, atölyeler, dükkanlar, bir kervansaray ve ana cami bulunuyordu. Gördüğümüz  yapıların bazıları 12.yüzyıla tarihleniyordu, ancak büyük bir bölümü Safevi dönemine aitti. Bu surun üzerinde 1810’da Kaçarlar tarafından restore edilen bir gözetleme kulesi ve Dört Mevsim Pavyonu yeralıyordu.

İkinci sıra surun içinde kışla, ahırlar, bürokratların ve askerlerin evleri bulunuyor,üçüncü sıra sur ise iç kaleyi ve valilik binasını koruyordu.



 

 


Şehir birkaç kez terkedilmiş: 18. yüzyılda Afgan işgali ile, Kaçarlar iktidara gelince korkudan. Deprem öncesinde şehrin boşaltılışı 1931’de. En son kışla olarak kullanılmış.

Bizim  gördüğümüz halini ise 1970’lerde başlatılan restorasyon ile almıştı.

Güneşte kurutulmuş toprak tuğlalar ve kil ile inşa edilmiş, termitlerden korumak ve depreme karşı duvarların esnekliğini artırmak için duvarların arasına yerleştirilmiş palmiye gövdelerine rağmen depremde yıkılan kaleyi umarız sizler de beğenirsiniz.





 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder